Anasayfa
Anasayfa2022-03-17T06:00:51+00:00


Notlar

Yazılar

CHP kapatılmalıdır

Murat Belge’nin çevirisini yaptığı, W.T. Stace’in, “Hegel Üzerine” adlı kitabı, Hegel ile ilgili dilimize kazandırılan ilk kitaptır. Sayın Belge, oldukça başarılı bulduğum bu çeviride, önce, Türk Marksistlerin, şu düşünürleri kendi dillerinde okuyamamalarına rağmen Marksist olduklarına değinir: Hegel, Feuerbach, Adam Smith, D. Ricardo, L.H. Morgan. Sonra, herkesin her şeyi okumasının olanaksızlığını; Marksizmin ise Marksist metinleri okumakla anlaşılabileceğini savlar. Marksist felsefede bir sorun olarak duran Hegel düşüncesini bilmeksizin ilerlenebileceğini iddia etmek, şimdiden [...]

Nisan 11th, 2020|Kategori: Politika, Yazılar|Etiketler: , , , , , , |0 Yorumlar

Başkanım, n’olur bir Etik Virtüöz ol!

Yüzyılımızın en güçlü ve en etkili önderlerinden olan Merkel’i, 165 cm.’lik boyu ile erkek egemen dünyayı yönlendiren ve yöneten bu kadını, en iyi anlatan fotoğraf karesi üzerinde çok konuşuldu. Fizik bölümünden mezun olması, bizim için “züğürt tesellisi” olsa gerek. İki ülkenin eğitim sistemi arasında uçurum var zira. Alman eğitimine biçim veren düşünce mimarlarının, 200 yıl önceki önerilerini anlamış bile değiliz, ne yazık ki! Çocuklarım, çoklu zekâ eğitimi veren bir anaokuluna [...]

Nisan 11th, 2020|Kategori: Politika, Yazılar|Etiketler: , , , , , , |0 Yorumlar

Bozuk halkın bozuk devleti: Bir ezme aracı olarak Adâlet

Düşüncenin, tarih içindeki yolculuğunda önemli duraklardan biri, ünlü Türk düşünür Fârâbî’dir. Fârâbî’ye göre, ideal bir toplum, sağlıklı bir bedene benzer. Birbirinden farklı görevler üstlenmiş ve farklı önemde olan organların, dirimliliklerini sürdürebilmeleri, birbirlerine destek olmalarını, yardımlaşmalarını zorunlu kılar. İdeal bir şehirde de (madınâ fâdıla) bireylerarası yardımlaşma yaşamsal bir önem taşır. Bir filozof kral olan reis, bu mükemmel kentin, en mükemmel parçasıdır. Böylesi ideal bir devletin çökmesindeki neden, daha doğrusu toplumların bir [...]

Nisan 11th, 2020|Kategori: Politika, Yazılar|Etiketler: , , , , , , , |0 Yorumlar

Devletin sonu: Deneyimin piçlerini kendi çocuğu sanan akıl

Marcus Aurelius’un “Düşünceler” adlı kitabı, evren, akıl, erdem, yasa, iyi, erdemli yaşam gibi ilkelere günümüzde de kılavuz edebilecek zengin düşünceler, önermeler içerir. Bugün, bu kitabı okurken, aniden parti iç tüzüklerine bakma gereksinimi duydum. “Erdem” sözcüğü, Adâlet ve Kalkınma Partisi’nin tüzüğünde beş kez geçiyor. Erdem yerine yeğlenilmiş olabileceğini düşündüğüm “fazilet” sözcüğü ise hiç geçmiyor. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tüzüğünde ise erdem iki tümcede üç kez kullanılmış ve partili olmanın önkoşulu olarak belirlenmiş: [...]

Nisan 8th, 2020|Kategori: Politika, Yazılar|Etiketler: , , , , |0 Yorumlar

Kim Bir Tiranı Eleştirebilir?

Kandırmanın yerine dürüstlüğü, sahtelik ya da sessizliğin yerine hakikati, hayat ve güvenlik yerine ölümü tercih ederek bir konuşma yapmaya, Antik Yunan’da Parrhesia denirdi. Parrhesia özgür konuşmak, açık sözlü olmak demekti. Siyaset sahnesinde örneğin demokrasilerde, parrhesia bir haktı; bu hakla donatılan yurttaş, mecliste ya da agorada yapacağı konuşma için, bir anlamda, dokunulmazlık kazanmış olurdu. Atina demokrasisinin temel özelliklerinden olan bu dürüst konuşma uygulaması, demokrasinin yürütülebilir olması açısından önemsenir; açık sözlü olmayanın, [...]

Nisan 7th, 2020|Kategori: Politika, Yazılar|Etiketler: , , , , , , |0 Yorumlar

Fizikçilerden Daha Hızlı Anlayan Hippiler

Mahallede top oynarken, bazen, şutun çekildiği anda topun varacağı yeri bilir, henüz top havada süzülürken sıvışırdık. Kuantum Mekaniği (KM), faili meçhul cam kırma hakkını çocuklardan aldı. KM’ye göre, neden ve sonuç arasında geçen bir süre yoktur. Neden ile sonuç aynı anda olabilir. Barbutçulara da kötü bir haberim var: Bin kez de deneseniz hep çift atacaksınız. Tabii, bu benzetmeler, daha iyi anlayalım diye ölçek büyütmeler. Yukarıda anlatılanlar, kuantum düzeyde olup biten [...]

Mart 3rd, 2020|Kategori: Felsefe, Bilim ve Din, Yazılar|Etiketler: , , , , , , |0 Yorumlar

Bilgeliğe Giden Yolda Modern Fizik

Fritjof Capra, doktorasını teorik fizik üzerine yapmış bir fizikçidir. Parçacık fizikçisi ve sistem teorisyeni olarak, kariyer yaşamını Paris Üniversitesi, Londra Imperial Koleji gibi prestijli eğitim kurumlarında sürdürmüştür. Fiziğin Tao’su[1] adlı kitabın yazarı olan Capra, yaşayan bilgeler arasında anılır. Kitabının amacı olarak, basit ancak anlaşılması çok güç bir hedef koyar: Bilimin prestijini artırmak. Kitabın ABD’de en çok satanlar listesine girip, yirmiden fazla dile çevrildiğini düşünürsek, bu amacı kavramaya çalışmak bir sorumluluk [...]

Mart 3rd, 2020|Kategori: Felsefe, Bilim ve Din, Yazılar|Etiketler: , , , , |0 Yorumlar

Soyut Düşünme, Bilim ve Bizim Ateistler

DNA’mız, bilinen fizik yasalarına göre, evrendeki en yoğun veri depolama ortamı. DNA’ya sığacak biçimde formatlanabilseydi, bugüne dek yapılmış filmlerin tamamı, bir küp şekerden daha küçük bir alanda depolanabilirdi. Microsoft, Temmuz 2017’de, 200 MB veriyi, sentetik DNA’ya depoladığını açıkladı. Firma, on milyon sentetik DNA iplikçiğini, Twist Bioscience adlı şirketten satın almıştı. İki yüz MB veri, bir kurşun kalemin ucu kadar bir alanda depolanabilmişti bu sayede. İnternet üzerinden erişime açık bilginin tamamının, [...]

Mart 3rd, 2020|Kategori: Felsefe, Bilim ve Din, Yazılar|Etiketler: , , , , |0 Yorumlar

Sinan Canan Lincine, Soner Yalçın Katkısı

Soner Yalçın’ın, gıda ve ilâç firmalarına karşı açtığı bayrağı protesto edenlerin iletilerini, sosyal medyadan takip etmek olanaklı. Eleştirilerin bir bölümü bilim adına yapılsa da bilimsel tutumdan öyle uzaklar ki. Beni şaşırtan, Soner Yalçın’ın, 25 Ekim 2018 tarihli yazısında, dayanaksız bir içerikle, haksız olanların yanında yer alarak, Sinan Canan lincine ortak olmuş olması. Her üniversite mezununun aydın kabul edildiği ülkemizde, okuduğunu, dinlediğini anlama seviyesi oldukça düşük. Bunun nedenlerinden biri, okuma oranlarımızın [...]

Mart 3rd, 2020|Kategori: Felsefe, Bilim ve Din, Yazılar|Etiketler: , , |0 Yorumlar

Bir Şişe Bira ile Giden İman

İnsan için inen Kur’ân âyetlerinin, yasak merkezli, kasıtlı yorumlanmasından çok, insanın, eylem ve söylem bütünselliğinde ele alınarak yorumlanması, dinin, yalın, kirletilmemiş özüne daha uygundur. Kendini, Tanrı ile kulun arasına, denetleyici, hüküm verici bir mekanizma olarak tesis eden her anlayış, öncelikle, insan olmanın onuru demek olan özgürlük bilinci ile çatışır. Özgürlüğü herkes için istemek özbilinçli bir tutumdur. İkincil olarak ise, din maskeli bu tür yaklaşımlar, dinin bizzat kendisiyle çatışır. Kur’ân’daki içki [...]

Mart 3rd, 2020|Kategori: Felsefe, Bilim ve Din, Yazılar|Etiketler: , , , , , |0 Yorumlar