Yumurtanın sperm tarafından döllenmesiyle oluşan zigot cinsiyetsizdir. Bedende erkek ve kadın olarak dışsallaşan cinsiyet dikotomisi, döllenmeyle, yine, öncülleri zigottaki gibi cinsiyetsiz bir evreye girer. Yumurta hücresi, her bireyin anneannesinin, annesine hamileliğinin ortalarından itibaren oradadır. Yumurta hücresi, sperme nazaran kadimdir; hiç ışık görmemiştir, görmeyecektir; döllenmeyle oluşan yaşamın devamını sağlayacak özkaynağa sahiptir; mekanını terk etmez. Sperm, ortadan kaldırılmış olarak onda içkin X kromozomuna ulaşmak için, bu hedefçe konulan zorlu koşulları (vajinal ortam) aşmak, rakiplerini geçmek, ulaştığındaysa onu yumurta hücresinden ayıran en belirgin farkını, kuyruğunu bırakmak, kendinden vaz geçmek durumundadır.

Hegel felsefesinde, mantık üç düşünce öğesi olarak incelenir:
*Dolaysızlığı içinde- kendinde kavram.
*Yansıması ve dolaylılığı içinde- kendi için kavram.
*Kendi içine geri dönmüşlüğü, gelişmiş kendinde kalışı içinde- kendinde, kendi için kavram.

Varlık öğretisi olan ilk bölümde Varlık, Öz ve Kavram aşamalarına ilerleyişinde öncelikle Niteliği bakımından ele alınacaktır. En yakın aşamasının “Ben”de bulunduğu Kendi-için-Varlık, belirli-Varlık, eş deyişle başkası için olma durumunun geçildiği iç kıpılarında, Ben olarak bilmeyle sonsuz ama aynı zamanda olumsuz kendi ile bir bağlantı söz konusudur. Doğa ve Tin arasındaki bu ayrım, hayvandan da ayrımdır. Bu ayrımda doğa olgusallığa, tin idealliğe götürülürse yanlış anlaşılır. İdealite, olgusallığın gerçekliğidir.

Belirliliğe ilgisiz varlık olarak nitelik, düşüncemizde nicelik olarak bulunur. Nicelikte içkin arı varlığın, onunla bir olarak değil ortadan kaldırılmış olarak bulunması, belirli şeyin ondaki değişime ilgisiz kalması bize niteliğin de değişebilir olduğunu gösterir. Felsefe tarihinde ilk kez Hegel’le, nicelikten niteliğe geçiş sağlanmıştır. Nitelik-nicelik dengesi ölçüdür. Nicel birikimi, nitel sınırı değiştirecektir.

Özsel olarak, sonlu alan kategorisi olan nitelik, Tin alanında, altgüdümlü bir kiptedir. Örneğin karakter, bir nitelik olarak Tinde kendini gösteren özdeş bir belirlilik olmaktansa, Tinin bağımsızlığını yitirmesi durumunda bilincin belirleyicisi olarak kendini gösterir. Varlığın yansımasından(öz) kavrama geçiş için, nitelik-nicelik ilişkisi özdeşlikte olumsuzlamanın ayrım olarak birliğidir.

Nesneleri kendilerine özgü nitel belirliliklerinde anlamaya geçiş isteği, tüm belirlenimleri nicel alanda arama isteğinin dizginidir. Doğa alanında(beden) temellendirilen kadın-erkek çekişmesi, kısırdır. Beden için üreme olarak karşımıza çıkan sonsal erek, Tin alanında özgürlüktür: Tinin tözü özgürlüktür.

Eşey hücreleri ile dışsallaşan kadın-erkek ikiliği, öncüllerinde “kendi başkası” olanın aşılarak, gelişmiş kendi içinde, kendi içinliğinin üremeyle olgusallaşmasıdır. Saltık başkasının kalmaması olarak tanımlanan Tinin ereği( özgürlük) ilkin, idealite realite birliğiyle nitelenir. Düşüncede özdeşliğin, kendi ile olumsuz bağıntı olması bağlamında, bunun aşılması için Doğa-Tin alanları arasında ısrarcı geçişler gerekir. Bu bağlamda insan “polidiyalektik” sorumluluk yüklenmiştir. Tinin özsel belirlenimini koruyabilmesi, onun altgüdümlü kipi olan niteliğin, nicelikle ölçüsüdür.

İnsan bedensel belirleniminden bağımsız, her düşünme hamlesiyle, şimdiden dışlaşan, kendi başkasına geçen eril bir tutuma yazgılıdır. Merkezinde bulunan, bütünleyici özdeş dişil alandan “kendi başkası”na geçip, geri dönecektir: Kendinde ve kendi için, gelişmiş kendi içinde kalmak üzere. Kavrama ilerleyişi olan özgürlük hedefi, dişil yanıyla, “merkez üssü”yle bağıntısını yitirmediği ölçüde olanaklı olacaktır. Dişil yanıyla bağlantısını yitirmiş eril yönelim hastalıklıdır. Tinin altgüdümlü kipinin, niteliğin bozunumu, ırası “daha ve en” sıfatlı düşüncelerle rayından çıkmış nicel hesapla gelir; sınır değişimi kaçınılmazdır, ölçü yitirilmiştir: Modernizm. Kadının, erkek hegemonyasına, erkekleşerek karşı çıkması bu yetersizliğini yeniden üretimidir. Doğa alanında dengenin önkoşulu, iç dengedir. Amacına kilitli eril yönelim için, yönelimin niceliğe sapması insanlık için bir tehdittir.