kadın

Ana Sayfa/Tag: kadın

Tango ve erkek

İnsanı, hayvandan ayıran unsurun, ne olduğu ile ilgili öne sürülmüş farklı düşünceler var. Farklı görüşler arasından ben, Hegel’in, hayvanların inanmaya yetenekli olmadığı, yalnızca insan denilen varlığın dine yetenekli olduğu yönündeki düşüncesinden hoşlanırım. Takdir ettiğim ayrım ise kim bilir kime ait bir tümcede geçiyor: “İnsan, ‘hayır’ diyebilen tek canlıdır.” Aç bir köpeğin önüne et konulduğunda, köpek, eti yer.* Çiftleşme döneminde hayvanlar “vızır vızır” çiftleşir; orada ve burada, her yerde… Hakkı gasp [...]

2021-03-25T16:22:56+00:00Nisan 27th, 2020|Kadın, Yazılar|

Hegel Felsefesi Işığında Dişil ve Eril

Yumurtanın sperm tarafından döllenmesiyle oluşan zigot cinsiyetsizdir. Bedende erkek ve kadın olarak dışsallaşan cinsiyet dikotomisi, döllenmeyle, yine, öncülleri zigottaki gibi cinsiyetsiz bir evreye girer. Yumurta hücresi, her bireyin anneannesinin, annesine hamileliğinin ortalarından itibaren oradadır. Yumurta hücresi, sperme nazaran kadimdir; hiç ışık görmemiştir, görmeyecektir; döllenmeyle oluşan yaşamın devamını sağlayacak özkaynağa sahiptir; mekanını terk etmez. Sperm, ortadan kaldırılmış olarak onda içkin X kromozomuna ulaşmak için, bu hedefçe konulan zorlu koşulları (vajinal ortam) [...]

2021-03-25T16:24:08+00:00Nisan 27th, 2020|Kadın, Yazılar|

Nedir Bu İslâmcıların Kadınlarla Alıp Veremediği – 2

Her inanç, kendine has bir yaklaşımla, dünya ve ahirete ilişkin farklı yorumlar getirmiştir. Bu farklı yorumlar, oluşturulan sıradüzen (hiyerarşi) aracılığı ile dinlerin kendi mensuplarına bakışına da yansımıştır. Bu durum, sadece dinden dine farklılık göstermeyip, bazen aynı dinin farklı yorumlarında bile var olabilmektedir. Bu durumun en ilginç örneğini, Alevî ve Sünnî inancın yapılanışında görmek olanaklıdır. Ortodoks Sünnî inancın temel yaklaşımlarına göre, cinsiyet ayrımı oldukça belirgin olup erkek egemen bir tutum izlenildiği [...]

2021-03-25T16:26:35+00:00Nisan 27th, 2020|Kadın, Yazılar|

Nedir Bu İslâmcıların Kadınlarla Alıp Veremediği?- 1

Neredeyse kanıksadığımız tecâvüz, kadın cinayetleri, kadına şiddet, kadına baskı haber kokteylinden bu hafta, payımıza, minibüs saldırganına verilen tahliye; okul kitaplarında, evin reisi erkeğe itaat isteyen, okuyan erkeğin kadı, kadının ise cadı olacağını bildiren satırlar düştü. Biraz daha geniş ölçekli bir tarama yapıldığında #BenimAdımNerede #WhereIsMyName etiketlerine denk geliniyor. Biliyorum, inanmakta zorluk çekecek, hayret edeceksiniz ama Afgan kadınları, kamusal alanda adlarını kullanamıyorlar. Bir Afgan erkeğinin, karısının adını söylemesi ya da bir çocuğun [...]

2021-03-25T16:27:35+00:00Nisan 26th, 2020|Kadın, Yazılar|

Anneler ve kızları

Ramón Salazar’ın, La Enfermedad del Domingo (Sunday’s Illness) adlı filmi, son yıllarda izlediğim en etkileyici film. İlişkiler ve yaşama dair güçlü bazı mesajlar, sanırım daha az konuşularak verilemezdi. Ayrıca, oyuncuların performansının hayranlık verici olduğunu da söylemeliyim. “Kadın çok konuşur” stereotipine pâye vermemişliği gönlümde taht kurdu. Görüntü yönetmeni ile tanışmak isterdim, oldukça zarif bir ruh olmalı. Simgesel öğelerce zengin bu filmi, üç gün arayla iki kez izledim. İlk izleyişimde, simgeler, kalbime, [...]

2021-03-25T16:28:35+00:00Nisan 26th, 2020|Kadın, Yazılar|

Deneyim ve bilgiyi bir etmiş kadınlar

Annemarie Schimmel, Ankara Üniversitesi’nde Dinler Tarihi alanında eğitimi vermiş ilk kadın ve ilk gayrimüslimdir. Harvard Üniversitesi’nde kürsü sahibi olan Schimmel, bu üniversitede yirmi beş yıl çalışmıştır. Kitapları, şiirleri, aldığı ödüller saymakla bitmez. Ülkemizde çalıştığı dönemde, Tasavvuf  araştırmacısı olarak da kendini yetiştirmiş, halkla iç içe yaşamıştır. Köylerimizi gezmiş, köylü kadınlarımızla ilgili ilginç gözlemler yapmıştır. Sufi kadınlar üzerinde yaptığı çalışmalarla bilinen Camilla Helminski, Londra’da eğitim vermiş Nakşibendi önder Rus Irina Tweedie, İslâm [...]

2021-03-25T16:29:23+00:00Nisan 26th, 2020|Kadın, Yazılar|

Mitler ve Dinin Anlattığı Kadın Simgeselliği

Batılı düşünce, “Judeo-Christian” kökleriyle, dünya sanatına ve felsefesine yön vermiştir. Mitler ve dinlerin, bilincin gelişim basamaklarının anlaşılmasındaki en önemli araçlardan olduğu, Batılı aydınlarca, bizdeki gibi yadsınmamıştır. Mistik anlayışın kaynağının nefste olduğunun bilinciyle, dinlerde “kadın” ile anlatılmak istenilenin, kısa bir simgesel çözümlemesini, dört kitap üzerinden, İslâm perspektifiyle yapmaya çalışacağım. Yerim dar, yorumlardan bir yorumla ve sadece ana hatlara dokunabilirim. Günümüzde, mitler ve dinler, güncellikleri olmayan, masalımsı, muğlak,  anlatımlar olarak kabul görürler. [...]

2021-03-25T16:30:16+00:00Nisan 26th, 2020|Kadın, Yazılar|

Kadın Sahiplenir, Erkek Teslim Olur

Dişillik ve erillik eşit iki ilkedir. Birlikteliklerinden, anlayış doğar. Simgelerle anlatılırlar. Bu simgeleri çözmek, kendi kitabımızı okumak demektir. Sahiplenici dişil yanımız, bir an önce ait olduğu yere dönme çabasındaki eril yanımızı teslim alır. Erkeklerin akıllarının, sağlıksız bir sıklıkta sekste olmasının temelinde, tamamlanmak için ait oldukları yere geri dönüş çabası; kadınların, eşlerini, evlerini, çocuklarını sağlıksız, giderek erkeksi bir biçimde sahiplenmelerinin ardında ise tamamlanmak için bekleyişleri vardır. Böylece, tereddütsüz bir biçimde, kendi [...]

2021-03-25T16:31:08+00:00Nisan 26th, 2020|Kadın, Yazılar|

Korkak erkeklerimiz

Haftalık yazımın konusunu bilerek otururum çalışma masama. Bugün, boş ekrana bakıyorum. Konusuzluk değil elimi klavyeye götürmeyen, aksine, konu bolluğu. Sıla olayı ile tekrar gündeme gelen kadına şiddet olayı var örneğin; her gün, en az bir kadının öldürüldüğü bir ülkede yaşamıyormuşuzcasına, bir süre sonra unutulacak olan. Bu olaya, Sıla olayı, kadına şiddet demek yanlış. Olay, Ahmet Kural olayı, onun ilkel eğilimleri nedeni ile bir kadını dövmüş olması, gereken tanım. Ülkemizde yaşayan, [...]

2021-03-25T17:30:37+00:00Nisan 25th, 2020|Kadın, Yaşam, Yazılar|